YETKİSİZ PSİKOTERAPİ UYGULAMASI VE YAPTIRIMI (1219 SAYILI KANUNA AYKIRILIK)
YETKİSİZ PSİKOTERAPİ UYGULAMASI VE YAPTIRIMI
(1219 SAYILI KANUNA AYKIRILIK)
“Psikiyatri”, “psikoloji”, “klinik psikoloji”, “psikolojik danışmanlık ve rehberlik (PDR)”, “psikoterapi” gibi kavramlar toplumda sıkça duyulmakta, mahkemelerce de bu mesleklerin yetkisiz olarak icra edilmesi halinde hapis ve adli para cezası verildiği görülmektedir. Bu yazımızda psikoterapinin, tanımını, niteliğini, psikolojik danışmanlık (PDR) mesleğini icra eden kişilerin psikoterapi bakımından yetkilerinin sınırını, bu sınır aşıldığında ne tür yaptırımlarla karşılaşılabileceğini ele alacağız.
A. PSİKİYATRİ – PSİKOLOJİ – PDR TANIMI
Psikiyatri, ruhsal eksiklik ve bozuklukların teşhis ve tedavisine yönelen tıbbi uzmanlık dalıdır. Diğer bir ifadeyle psikiyatri, tıp fakültesi tahsilinin ardından alınan uzmanlık eğitimini gerektiren bir bilim dalıdır. Psikiyatri mesleğini icra eden hekimlere psikiyatr veya psikiyatrist denir.
Psikoloji, zihni ve bilinçli veya bilinçsiz olması fark etmeksizin davranışları, duygu ve düşünceleri inceleyen bir sosyal bilimdir. Diğer bir ifadeyle psikoloji, tıp fakültelerinde değil, sosyal bilimler eğitimi veren fakültelerde okutulan bir bilim dalıdır. Bu eğitimi tamamlayanlar psikolog unvanını kazanır.
Psikolojik danışmanlık ve rehberlik ise muhatabının kişisel, akademik ve sosyal gelişimlerine destek olan koruyucu bir ruh sağlığı hizmetidir. Bu alanın eğitimi, eğitim fakültelerinde verilmektedir. Bu eğitimi tamamlayanlar psikolojik danışman unvanını kazanır
B. PSİKOTERAPİ TANIMI
Psikoterapi, Türk Dil Kurumu sözlüğünde “Psikolojik sıkıntıları olan kişilere sıkıntılarının ne olduğunu anlamaları, bilinçaltı çatışmalarını ortaya çıkararak kökenleri hakkında bilgi sahibi olmaları ve bunlara uygun çözüm yolları bulmaları için öneriler getiren basit telkinlere, destekleyici, öğretici ve yol gösterici konuşmalara dayanan bir tür tedavi” olarak tanımlanmıştır.
İnsan sağlığını ilgilendiren diğer bütün faaliyetler gibi psikoterapi de serbestçe icra edilemeyen, birtakım kanuni sınırlara tabi olan bir faaliyettir.
Sağlık mesleklerine dair temel kanun olan 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un Ek 13. maddesinde psikoterapi faaliyeti, muhatabının uzman tabip teşhisinden geçip geçmemesine göre ikiye ayrılmıştır.
Buna göre psikoterapi;
- uluslararası teşhis ve sınıflama sistemlerinde hastalık olarak tanımlanmayan ve Sağlık Bakanlığının da uygun bulduğu durumlarda, uzman tabibin teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olmadan,
- hastalık durumlarında ise ancak ilgili uzman tabibin teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak,
uygulanabilir.
Hastalık olarak tanımlanmayan ve üzerinde psikoterapi uygulanabilmesi için uzman tabibin teşhisine ve yönlendirmesine bağlı olmayan durumlar, Sağlık Meslek Mensupları ile Sağlık Hizmetlerinde Çalışan Diğer Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik’in Ek-1/A kısmında sayılmıştır. Bu durumlar; ihmal, terk, kötü muamele, hastalık ve tedavi sonrası dönem, eğitim ve okuma yazma problemleri, iş ve işsizlikle ilgili problemler, sosyal çevreyle ilgili problemler, çocuklukta yaşanan olumsuz olaylar, yetiştir(il)me problemleri, primer destek gruplarıyla ilgili problemler, psikososyal durumlarla ilgili problemler, cinsel eğilim, davranış ve uyumla ilgili danışmalar ve yaşam ve yönetim güçlüğü ile ilgili problemler olarak sıralanmıştır.
Sayılan bu durumlardan herhangi biri kapsamına girmeyen, psikiyatrik bir “hastalığın” tedavisi için psikoterapi uygulanabilmesinin ön şartı, ilgili hastayı tedavi eden uzman tabibin bu hastalığı teşhis etmiş olması ve ilaveten bu hastayı psikoterapiye yönlendirmesidir.
C. KİMLER PSİKOTERAPİ UYGULAYABİLİR?
1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesine göre psikoterapi, klinik psikologlar tarafından yapılabilen bir uygulamadır. Bu kanuni düzenlemeye göre ayrıca bir meslek grubuna psikoterapi yapma yetkisi tanınmamıştır.
D. KLİNİK PSİKOLOG TANIMI
1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesinde klinik psikolog, “psikoloji veya psikolojik danışma ve rehberlik lisans eğitimi üzerine klinik ortamlarda gerekli pratik uygulamaları içeren klinik psikoloji yüksek lisansı veya diğer lisans eğitimleri üzerine psikoloji veya klinik psikoloji yüksek lisansına ilaveten klinik psikoloji doktorası yapan sağlık meslek mensubu” olarak tarif edilmiştir.
Buna göre klinik psikolog unvanın kazanmak yalnızca üç şekilde mümkün olabilir:
- Psikoloji lisansı eğitimi+ klinik psikoloji yüksek lisansı eğitimi
- PDR lisansı eğitimi + klinik psikoloji yüksek lisansı eğitimi
- Herhangi bir lisans eğitimi + psikoloji veya klinik psikoloji yüksek lisansı eğitimi + klinik psikoloji doktorası eğitimi
Görüleceği üzere Psikoloji ve PDR mezunları doğrudan doğruya klinik psikolog unvanı elde edememektedir. Bunun için Psikoloji ve PDR lisansına ilaveten klinik psikoloji alanında yüksek lisans da yapmaları gerekmektedir.
E. YETKİSİZ / USULSÜZ PSİKOTERAPİ YAPILMASI VE YAPTIRIMI
Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere psikoterapi yalnızca klinik psikologlarca uygulanabilen bir yöntem olup klinik psikologların bu yöntemi uygularken de birtakım yetki sınırları vardır.
1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesinin son fıkrası “Diploması veya meslek belgesi olmadan bu maddede tanımlanan meslek mensuplarının yetkisinde olan bir işi yapan veya bu unvanı takınanlar bir yıldan üç yıla kadar hapis ve ikiyüz günden beşyüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.
Diğer taraftan, aynı Kanun’un 25. maddesi “Diploması olmadığı hâlde, menfaat temin etmek amacına yönelik olmasa bile, hasta tedavi eden veya tabip unvanını takınan şahıs iki yıldan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.
Görüleceği üzere Kanun, sağlık mesleklerinin önemine binaen bu mesleklerin yetkisiz ve usulsüz şekilde icra edilmesini ağır yaptırımlara bağlamıştır. Peki, psikoterapi ile ilgili bir usulsüzlüğe yukarıda belirtilen cezalardan hangisi uygulanacaktır? Bu husus aşağıda farklı ihtimallere göre incelenmiştir.
- Klinik psikolog olmayan birinin psikoterapi yapması
Klinik psikolog unvanına sahip olunmadan psikoterapi yapılması mevzuat uyarınca cezai yaptırıma bağlanmıştır. Üzerinde psikoterapi yapılan durumun bir “hastalık” olup olmadığına, hastalık ise uzman tabip yönlendirmesinin bulunup bulunmadığına göre suçun türü ve dolayısıyla cezası değişecektir.
a. Üzerinde psikoterapi yapılan durumun bir “hastalık” olması ve uzman tabip yönlendirmesi bulunmaması
Klinik psikolog olmayan bir kimsenin, 1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesinin aradığı “uzman tabibin teşhisi ve tedavi için yönlendirmesi” şartı gerçekleşmeden, bir “hastalığa” yönelik psikoterapi yapması “diploması olmadığı halde hasta tedavi etmek” fiiline vücut verebileceğinden böyle bir durumda 1219 sayılı Kanun’un 25. maddesi uygulanacak ve bu kişiye iki yıldan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile yargılanması gündeme gelebilecektir.
b. Üzerinde psikoterapi yapılan durumun bir “hastalık” olmaması
Klinik psikolog olmayan bir kimsenin, hastalık olmayan bir duruma yönelik psikoterapi yapması “diploması olmadığı halde klinik psikolog yetkisinde olan bir işi yapmak” fiiline vücut verebileceğinden böyle bir durumda 1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesi uygulanacak ve bu kişiye bir yıldan üç yıla kadar hapis ve iki yüz günden beşyüz güne kadar adli para cezası ile yargılanması gündeme gelebilecektir.
- Klinik psikoloğun psikoterapi yetkisini aşması
Klinik psikolog unvanına sahip olan bir kimsenin 1219 sayılı Kanun’un Ek 13. maddesinin aradığı “uzman tabibin teşhisi ve tedavi için yönlendirmesi” şartı gerçekleşmeden, bir “hastalığa” yönelik psikoterapi yapması “diploması olmadığı halde hasta tedavi etmek” fiiline vücut verebileceğinden böyle bir durumda 1219 sayılı Kanun’un 25. maddesi uygulanacak ve bu kişiye iki yıldan beş yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile yargılanması gündeme gelebilecektir.
F. SONUÇ
Yukarıda incelenen mevzuat hükümleri ve yargı kararlarına göre Türk hukuk sisteminde psikoterapi uygulama yetkisi yalnızca klinik psikologlara tanınmıştır. Psikoloji ve PDR mezunları klinik psikoloji yüksek lisansı yapmak suretiyle klinik psikolog unvanını kazanmalarının ardından psikoterapi uygulayabilecektir.
Bununla birlikte klinik psikologların psikoterapi yetkisi de sınırsız değildir. Üzerinde psikoterapi uygulanacak durum bir hastalık değil ise uzman tabip yönlendirmesi olmadan psikoterapi yapılabilecektir fakat bir hastalık üzerinde psikoterapi uygulayabilmek, ancak ve ancak bir uzman tabibin teşhis ve yönlendirmesi ile mümkün olabilir.
Mesleki faaliyetlerde klinik psikologlar hastalar üzerinde uzman tabip teşhis ve yönlendirmesi olmadan psikoterapi uyguladıkları suçlamasıyla; klinik psikolog unvanı henüz bulunmayan psikologlar veya psikolojik danışmanlar ise yetkileri olmadığı halde psikoterapi uyguladıkları gibi suçlamalarla muhatap olabilmekte ve hatta ceza mahkemelerinde yargılanarak duruma göre 1219 sayılı Kanun’un Ek 13. veya 25. maddesine göre ceza alabilmektedir. Bu konular genel ceza kanunumuz olan Türk Ceza Kanunu’nda değil, özel ve detaylı bir meslek kanununda düzenlendiği için bunların hukuki nitelendirmeleri için de bu konuda uzmanlaşmış hukukçulara ihtiyaç duyulmaktadır.
Gerek klinik psikologların gerekse psikologlar ve psikolojik danışmanların (PDR) mesleki faaliyetlerini bu tür konularda usulüne uygun yürütebilmek için baştan alabilecekleri tedbirler ve böyle suçlamalarla karşı karşıya kaldıklarında başvurabilecekleri yollar ve savunmalar konularında kendilerine hukuki destek sağlayacak uzman avukatlara danışmaları önem arz etmektedir.
Av. Arb. Çağlar Şaban ALTINYÜZÜK
Aydınlatıcı bir yazı olmuş