ŞANTAJ İLE TEHDİT SUÇU AYRIMI
A) ŞANTAJ SUÇU TANIMI
Şantaj Fransızca bir kelimedir. TDK’de ‘Herhangi bir çıkar sağlamak amacıyla bir kimseyi, kendisiyle ilgili lekeleyici, gözden düşürücü bir haberi yayma veya açığa çıkarma tehdidiyle korkutma.’ olarak tanımlanır. Bu tanımdan yola çıkılarak şantajda ön planda olan hususun bir çıkar sağlama ve karşıdaki kişi ile ilgili o kişi için kötü bir bilgiyi etrafa yaymak olduğu sonucuna ulaşılabilmektedir.
Türk Ceza Kanunu Hürriyete Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenmektedir.
Şantaj
Madde 107- (1) Hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
2) (Ek: 29/6/2005 – 5377/14 md.) Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması halinde de birinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.
Şantaj suçu sırf hareket suçu olup hareket bölünebilir nitelikte değildir. Failin mağdura karşı eylemlerinin bitmesiyle suç tamamlanmış olur. Bu suç seçimlik hareketli bir suçtur. Yani bu suç kanunda belirtilen birden farklı hareketle işlenebilir. Bu seçimlik hareketler şunlardır:
- Mağduru yükümlü olmadığı ya da hukuka aykırı bir eylem yapmaya zorlama.
- Mağduru haksız çıkar sağlamaya zorlama.
- Mağdurun şeref ve saygınlığına zarar verecek şeklinde olan hususların duyurulacağı şeklinde tehdit etmek.
Tehdit suçu ise TDK’de ‘Bir kimseyi, gelecek herhangi bir tehlike ile korkutma’ olarak tanımlanmıştır.
Türk Ceza Kanunu Hürriyete Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenmektedir.
Tehdit
Madde 106- (1) Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit eden kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (Ek cümle:12/5/2022-7406/6 md.) Bu suçun kadına karşı işlenmesi hâlinde cezanın alt sınırı dokuz aydan az olamaz. Malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
(2) Tehdidin;
- a) Silahla,
- b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle,
- c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
- d) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak, İşlenmesi halinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(3) Tehdit amacıyla kasten öldürme, kasten yaralama veya malvarlığına zarar verme suçunun işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ceza verilir.
Tehdit suçu sırf hareket suçu olup hareket bölünebilir nitelikte değildir. Failin mağdura karşı eylemlerinin bitmesiyle suç tamamlanmış olur. Bu suç serbest hareketli bir suçtur. Yani ilgili kanun maddesinde herhangi bir sınırlandırılma bulunmayıp bu suç her türlü fiil ile işlenebilmektedir.
B) TEHDİT SUÇU İLE AYRIMI
Tehdit suçu niteliği itibarı ile şantaj suçuyla en çok karıştırılan suç tipidir.
Şantaj suçunda failin sahip olduğu yükümlülüğü veya hukuki hakkının kötüye kullanılarak mağdurun içinde bulunduğu zor durumdan yararlanma amacı bulunmaktayken tehdit suçunda direkt hukuka aykırı bir fiilin yapılacağı yönünde bir korkutma amacı bulunmaktadır.
Şantaj suçunda failin bir haksız çıkar sağlama amacı mevcuttur. Bu çıkarın mahiyeti önemli değildir. Haksız olması yeterlidir. Ancak failin elde edeceği çıkar haklı bir çıkarsa bu durumda diğer şartları da sağlanıyorsa tehdit suçu oluşabilmektedir.
Şantaj suçunda önemli olan haksız çıkar sağlamak iken tehdit suçunda önemli olan korkutma unsurudur.
Bu bilgilerden yola çıkılarak şantaj suçunun tehdit suçunun özel bir şekli olduğu söylenebilecektir.
C) İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
Yargıtay 4. Ceza Dairesi bir kararında;
“…TCK’nın 107/1. maddesinde düzenlenen şantaj suçunun maddi unsuru, sanığın yapmaya hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından söz ederek, bu durumları mağdur üzerinde baskı aracı olarak kullanıp mağduru kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlamaktır.Somutolayda sanığın, kendisiyle görüşmek istemeyen mağdura “görüşmezsen seni öldürürüm” dediğinin kabul edilmesi karşısında, sanığın mağduru zorladığı hususların neler olduğu açıklanmadan, vücut dokunulmazlığına yönelik tehdidinin de yapmaya hakkı olduğu bir eylem niteliğinde bulunmadığı, buna göre şantaj suçunun yukarıda açıklanan unsurunun gerçekleşmediği ve eylemin kül halinde TCK’nın 106/1-ilk maddesine uyan tehdit suçunun oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmeden yasal olmayan gerekçe ile şantaj suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırıdır.” Hükmedilmiştir.
Yüksek mahkeme kararında da belirtildiği üzere elde edilmeye çalışılan çıkarın haklı bir çıkar olması durumunda tehdit suçu, haksız bir çıkar varsa şantaj suçu oluşacağı kabul edilmektedir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi bir kararında;
“…Somut olayımızda; müşteki ve şüphelinin internetten tanıştıkları, birlikte yaşadıktan sonra aralarındaki sorunlar nedeniyle ayrıldıktan sonra şüphelinin müştekiye mesaj gönderdiği mesaj içeriklerinde sinkaflı ve tehdit içeren sözlerin yazılı olduğu elinde bulunan müştekiye ait resimleri herkesin göreceğini, herkese rezil edeceğini, kendisini sürprizlerin beklediğini, herkesin müştekiye kötü bakmasını sağlayacağının yazılı olduğu anlaşılmaktadır.
Sanığın mesaj içeriği incelendiğinde bir bütün halinde müştekiyi tehdit niteliğinde olduğu bu eyleminden dolayı TCK 106/1 madde uyarınca cezalandırıldığı anlaşılmaktadır.
TCK 107/2 madde de düzenlenen şantaj suçunun manevi unsuru tehdit fiilinin araç olarak kullanılarak kendisine veya bir başkasına maddi veya manevi yarar sağlama amacının bulunması gerekir. Oysa somut olayda sanığın müştekiden yarar sağlamak yönünde herhangi bir iradesinin bulunmadığı bu nedenle eyleminin tehdit suçunu oluşturduğu anlaşılmaktadır.” Hükmedilmiştir.
Yüksek mahkeme kararında da belirtildiği üzere şantaj suçunda failin amacının bir yarar sağlamak olduğu, yarar sağlama amacı yoksa tehdit suçu oluşacağı kabul edilmektedir.
D) SONUÇ
Şantaj suçu ve tehdit suçu Türk Ceza Kanunu Hürriyete Karşı Suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. Şantaj suçu tehdit suçunun özel bir biçimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Uyuşmazlık konusu olayın merkezinde haksız çıkar sağlama fiili bulunuyorsa bu durumda şantaj suçu oluşmaktadır. Diğer yandan failin suça konu eylemindeki amacının mağdurun şeref ve haysiyetine yönelik olması halinde bu durumda tehdit suçu gündeme gelecektir.
Mevzuat ve yargı kararlarından da anlaşıldığı üzere şantaj ve tehdit suçlarına ilişkin yapılan yargılamaların kapsamının geniş olması ve detayların önemi de göz önüne alındığında ilgili suçlardan dolayı haklarında dava açılan veya açılması muhtemel olan kişilerin ceza hukuku konusunda uzmanlaşmış bir avukattan hukuki yardım almasının yararına olacağı kanaatindeyiz.
Av. Arb.Çağlar Şaban ALTINYÜZÜK