Scroll Top
Bahçelievler Mah. Azerbaycan Cad. 25/5 Çankaya / ANKARA
0 312 213 15 51

TÜRK CEZA HUKUKUNDA ETKİN PİŞMANLIK

TÜRK CEZA HUKUKUNDA ETKİN PİŞMANLIK
TANIM

Etkin pişmanlık TDK’de “Bir kişinin işlemiş olduğu suçtan dolayı kendi hür iradesi ile sonradan pişman olması ve suç teşkil eden fiilin meydana getirmiş olduğu olumsuzlukları gidermesi veya ceza adaletine olumlu hareketleri ile katkıda bulunması.” olarak tanımlanmıştır.

HUKUKİ TANIMI

Ceza hukukunda etkin pişmanlık; suç işleyen kişinin, işlediği suçtan sonra gönüllü olarak pişmanlık göstererek suçtan doğan zararları gidermesi, mağdura yardım etmesi, suça iştirak edenleri yetkililere bildirmesi ya da suçun etkilerini azaltmaya çalışması durumunda, cezada indirim veya cezasızlık sonucunu doğurmasıdır.

Etkin pişmanlık, failin kişiliği, suçla olan bağının gücü ve kamuya sağladığı katkılar göz önünde bulundurularak değerlendirilmektedir. Etkin pişmanlık her suçta uygulanmamakta olup yalnızca kanunun açıkça düzenlediği bazı suçlar için mümkün olmaktadır.

Etkin pişmanlık ayrıca doktrinde de şu şekilde tanımlanmıştır;

“…Etkin pişmanlık, suç tamamlandıktan sonra ortaya çıkan ve kişinin cezasında indirim yapılmasını ya da kişiye bir ceza verilmemesini gerektiren hallerdir. Suçun işlenmesi sırasında kişinin cezalandırılmasını engelleyen herhangi bir durum mevcut değildir. Ancak suçun tamamlanmasından sonra ortaya çıkan bir takım haller dolayısıyla kişi ya hiç cezalandırılmamakta ya da cezasında indirim yapılmaktadır” İştirak halinde işlenen suçlarda, etkin pişmanlıktan sadece pişmanlık gösteren fail yararlanacaktır.” (Artuk vd., 2019, 666)

“…TCK’nın sisteminde etkin pişmanlık suç tamamlandıktan sonra mahiyeti etkin pişmanlığa müsait bazı suçlar bakımından cezayı ortadan kaldıran veya cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebep olarak kabul edilmiştir. Örneğin kişiyi hürriyetinden yoksul kılma suçu (m. 110), malvarlığına karşı suçlar (m. 168), uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ya da kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alımı, kabul etme veya bulundurma (m. 192), suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu  (m. 221), zimmet (m. 248), rüşvet (m. 254). iftira (m. 269). yalancı tanıklık suçu (m. 274) bakımından TCK ‘nda etkin pişmanlık hükümleri yer almaktadır.

Görüldüğü gibi TCK ‘da “etkin pişmanlık'” bütün suçlar bakımından kabul edilmemiştir. Esasen her suçun bünyesi etkin pişmanlığa müsait değildir. Örneğin kasten öldürme suçunda, ölüm gerçekleştikten sonra kişi tekrar hayata döndürülemeyeceği için burada etkin pişmanlık söz konusu olamaz. Şu halde sadece kanunda kabul edilmiş olan hallerde etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilecektir.”(Artuk vd., 2019, 715)

Etkin pişmanlıktan faydalanılabilecek suçlar TCK’de şu şeklide belirtilmiştir;

Organ ve Doku Ticareti suçu açısından;

Etkin pişmanlık

Madde 93- (1) Organ veya dokularını satan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce durumu merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Bu suç haber alındıktan sonra, organ veya dokularını satan kişi, gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve diğer suçluların yakalanmasına hizmet ve yardım ederse; hakkında verilecek cezanın, yardımın niteliğine göre, dörtte birden yarısına kadarı indirilir.

Kişiyi Hürriyetinden Yoksul Bırakma suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 110- (1) Yukarıdaki maddede tanımlanan suçu işleyen kişi, bu suç nedeniyle soruşturmaya başlanmadan önce mağdurun şahsına zararı dokunmaksızın, onu kendiliğinden güvenli bir yerde serbest bırakacak olursa cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.

Hırsızlık, Mala Zarar Verme, Güveni Kötüye Kullanma, Dolandırıcılık, Hileli İflâs, Taksirli İflâs suçları açısından

 Etkin pişmanlık

Madde 168 – (Değişik: 29/6/2005 – 5377/20 md.)

(1) Hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, hileli iflâs, taksirli iflâs (…)[71] suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.

(2) Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir.

(3) Yağma suçundan dolayı etkin pişmanlık gösteren kişiye verilecek cezanın, birinci fıkraya giren hallerde yarısına, ikinci fıkraya giren hallerde üçte birine kadarı indirilir.

(4) Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ayrıca mağdurun rızası aranır.

(5) (Ek: 2/7/2012 – 6352/84 md.) Karşılıksız yararlanma suçunda, fail, azmettiren veya yardım edenin pişmanlık göstererek mağdurun, kamunun veya özel hukuk tüzel kişisinin uğradığı zararı, soruşturma tamamlanmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde kamu davası açılmaz; zararın hüküm verilinceye kadar tamamen tazmin edilmesi halinde ise, verilecek ceza üçte birine kadar indirilir. Ancak kişi, bu fıkra hükmünden iki defadan fazla yararlanamaz.

Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti suçları açısından

Etkin pişmanlık

Madde 192- (1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(3) Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.

(4) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. (Ek cümle: 24/11/2016-6763/16 md.) Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz.[85]

Parada Sahtecilik ve Kıymetli Damgada Sahtecilik suçları açısından

Etkin pişmanlık

Madde 201- (1) Sahte olarak para veya kıymetli damga üreten, ülkeye sokan, nakleden, muhafaza eden veya kabul eden kişi, bu para veya kıymetli damgaları tedavüle koymadan ve resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve sahte olarak üretilen para veya kıymetli damgaların üretildiği veya saklandığı yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını ve sahte olarak üretilen para veya kıymetli damgaların ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Sahte para veya kıymetli damga üretiminde kullanılan alet ve malzemeyi izinsiz olarak üreten, ülkeye sokan, satan, devreden, satın alan, kabul eden veya muhafaza eden kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve bu malzemenin üretildiği veya saklandığı yerleri ilgili makama haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını ve bu malzemenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

 Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 221- (1) Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu nedeniyle soruşturmaya başlanmadan ve örgütün amacı doğrultusunda suç işlenmeden önce, örgütü dağıtan veya verdiği bilgilerle örgütün dağılmasını sağlayan kurucu veya yöneticiler hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Örgüt üyesinin, örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeksizin, gönüllü olarak örgütten ayrıldığını ilgili makamlara bildirmesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(3) Örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak etmeden yakalanan örgüt üyesinin, pişmanlık duyarak örgütün dağılmasını veya mensuplarının yakalanmasını sağlamaya elverişli bilgi vermesi halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(4) Suç işlemek amacıyla örgüt kuran, yöneten veya örgüte üye olan ya da üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen veya örgüte bilerek ve isteyerek yardım eden kişinin, gönüllü olarak teslim olup, örgütün yapısı ve faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili bilgi vermesi halinde, hakkında örgüt kurmak, yönetmek veya örgüte üye olmak suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Kişinin bu bilgileri yakalandıktan sonra vermesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı verilecek cezada üçte birden dörtte üçe kadar indirim yapılır.[89]

(5) Etkin pişmanlıktan yararlanan kişiler hakkında bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine hükmolunur. Denetimli serbestlik tedbirinin süresi üç yıla kadar uzatılabilir.

(6) (Ek: 6/12/2006 – 5560/8 md.) Kişi hakkında, bu maddedeki etkin pişmanlık hükümleri birden fazla uygulanmaz.

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu açısından

Madde 245 – (Değişik: 29/6/2005 – 5377/27 md.)

(1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(4) Birinci fıkrada yer alan suçun;

  1. a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,
  2. b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın,
  3. c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin,

zararına olarak işlenmesi hâlinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

(5) (Ek: 6/12/2006 – 5560/11 md.) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerle ilgili olarak bu Kanunun malvarlığına karşı suçlara ilişkin etkin pişmanlık hükümleri uygulanır. 

Zimmet suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 248- (1) Soruşturma başlamadan önce, zimmete geçirilen malın aynen iade edilmesi veya uğranılan zararın tamamen tazmin edilmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisi indirilir.

(2) Kovuşturma başlamadan önce, gönüllü olarak, zimmete geçirilen malın aynen iade edilmesi veya uğranılan zararın tamamen tazmin edilmesi halinde, verilecek cezanın yarısı indirilir. Etkin pişmanlığın hükümden önce gerçekleşmesi halinde, verilecek cezanın üçte biri indirilir.

Rüşvet suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 254- (1) (Değişik: 2/7/2012-6352/88 md.) Rüşvet alan kişinin, durum resmi makamlarca öğrenilmeden önce, rüşvet konusu şeyi soruşturmaya yetkili makamlara aynen teslim etmesi halinde, hakkında rüşvet suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz. Rüşvet alma konusunda başkasıyla anlaşan kamu görevlisinin durum resmi makamlarca öğrenilmeden önce durumu yetkili makamlara haber vermesi halinde de hakkında bu suçtan dolayı cezaya hükmolunmaz.

(2) (Değişik: 2/7/2012-6352/88 md.) Rüşvet veren veya bu konuda kamu görevlisiyle anlaşmaya varan kişinin, durum resmi makamlarca öğrenilmeden önce, pişmanlık duyarak durumdan yetkili makamları haberdar etmesi halinde, hakkında rüşvet suçundan dolayı cezaya hükmolunmaz.

(3) (Değişik: 2/7/2012-6352/88 md.) Rüşvet suçuna iştirak eden diğer kişilerin, durum resmi makamlarca öğrenilmeden önce, pişmanlık duyarak durumdan yetkili makamları haberdar etmesi halinde, hakkında bu suçtan dolayı cezaya hükmolunmaz.

(4) (Ek: 26/6/2009 – 5918/4 md.) Bu madde hükümleri, yabancı kamu görevlilerine rüşvet veren kişilere uygulanmaz.

İftira suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 269- (1) İftira edenin, mağdur hakkında adlî veya idari soruşturma başlamadan önce, iftirasından dönmesi halinde, hakkında iftira suçundan dolayı verilecek cezanın beşte dördü indirilir.

(2) Mağdur hakkında kovuşturma başlamadan önce iftiradan dönme halinde, iftira suçundan dolayı verilecek cezanın dörtte üçü indirilir.

(3) Etkin pişmanlığın;

  1. a) Mağdur hakkında hükümden önce gerçekleşmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisi,
  2. b) Mağdurun mahkûmiyetinden sonra gerçekleşmesi halinde, verilecek cezanın yarısı,
  3. c) Hükmolunan cezanın infazına başlanması halinde, verilecek cezanın üçte biri,

İndirilebilir.

(4) İftiranın konusunu oluşturan münhasıran idari yaptırım uygulanmasını gerektiren fiil dolayısıyla;

  1. a) İdari yaptırıma karar verilmeden önce etkin pişmanlıkta bulunulması halinde, verilecek cezanın yarısı,
  2. b) İdari yaptırım uygulandıktan sonra etkin pişmanlıkta bulunulması halinde, verilecek cezanın üçte biri,

indirilebilir.

(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/31 md.) Basın ve yayın yoluyla yapılan iftiradan dolayı etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanılabilmesi için, bunun aynı yöntemle yayınlanması gerekir.

Yalan Tanıklık suçu açısından

Etkin pişmanlık

Madde 274- (1) Aleyhine tanıklık yapılan kişi hakkında bir hak kısıtlamasını veya yoksunluğunu sonuçlayacak nitelikte karar verilmeden veya hükümden önce gerçeğin söylenmesi halinde, cezaya hükmolunmaz.

(2) Aleyhine tanıklık yapılan kişi hakkında bir hak kısıtlamasını veya yoksunluğunu sonuçlayacak nitelikte karar verildikten sonra ve fakat hükümden önce gerçeğin söylenmesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisinden yarısına kadarı indirilebilir.

(3) Aleyhine tanıklık yapılan kişi hakkında verilen mahkûmiyet kararı kesinleşmeden önce gerçeğin söylenmesi halinde, verilecek cezanın yarısından üçte birine kadarı indirilebilir. 

Hükümlü veya Tutuklunun Kaçması açısından

Etkin pişmanlık

Madde 293- (1) (…)[109] tutuklu veya hükümlünün, kaçtıktan sonra etkin pişmanlık göstererek kendiliğinden teslim olması halinde, kaçtığı günden itibaren teslimin gerçekleştiği güne kadar geçen süre dikkate alınarak, verilecek cezanın altıda beşinden altıda birine kadarı indirilir. Ancak, kaçma süresinin altı ayı geçmesi halinde cezada indirim yapılmaz.”

 İlgili Yargıtay Kararlarının İncelenmesi
Yargıtay Ceza Genel Kurulu bir kararında;

“…Kanun maddesinden yararlanmasını sağlamak üzere herhangi bir uyarı görevi verilmeyen Cumhuriyet savcısı tarafından sanığa etkin pişmanlığın ihtar yoluyla bildirilmesi ve ödenmesi gereken miktar belirtilerek ödeme yapıp yapmayacağının sorulması zorunluluğunun bulunmaması, soruşturma aşamasında etkin pişmanlıktan yararlanmak amacıyla talebi ve müracaatı olmayan sanık hakkında, yargılama devam ederken yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 62. maddesiyle değişik 5607 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yapılan lehe değişiklikler uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasının kovuşturma evresi bakımından da mümkün kılındığı ve soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısına, kovuşturma evresinde ise hâkime sanığa bu hususu hatırlatma yükümlülüğünün getirildiği anlaşılmış ise de; … sanığa etkin pişmanlık kapsamında ihtar edilen miktarı ödemesi koşuluyla yargılama neticesinde mahkûmiyetine karar verilmesi durumunda verilecek cezada 1/2 oranında indirim yapılacağı hususunun belirtilmesi yerine indirim oranının 1/3 olarak belirtilmesinin somut olay kapsamında sanığın ödememe iradesini değiştirmeyeceğinin, bu hâliyle etkin pişmanlık hükümlerinin sanığa usulüne uygun ihtar edildiğinin kabulünde zorunluluk bulunmaktadır.” şeklinde karar vermiştir.

İlgili kararda özellikle 7242 sayılı Kanun’un 62. maddesiyle 5607 sayılı Kanun’un 5. maddesinde yapılan değişiklikle, etkin pişmanlık hükümlerinin kovuşturma aşamasında da uygulanabilir hale geldiği ve bu süreçte hâkime, sanığa bu imkândan yararlanma hakkını hatırlatma yükümlülüğü getirildiği vurgulanmıştır. Ancak, somut olayda, sanığa yanlış bir indirim oranı (1/2 yerine 1/3) bildirilmiş olmasına rağmen, bu hatanın sanığın ödememe kararını etkilemediği ve dolayısıyla etkin pişmanlık hükümlerinin usulüne uygun şekilde ihtar edildiği sonucuna varıldığı görülmektedir.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi bir kararında;

“… Sanığın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2 Ceza Dairesine 03.04.2024 tarihinde sunduğu dilekçesinde, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtip, birtakım bilgiler verdiği anlaşılmakla, duruşmada hazır edilip etkin pişmanlık kurumunun mahiyet ve şartları da hatırlatılarak ayrıntılı beyanlarının alınması, gerekirse kollukta teşhis işleminin yaptırılması suretiyle verdiği bilgilerin örgütte kaldığı süre, konum ve faaliyetleri itibariyle yeterli ve faydalı olup olmadığı, değerlendirilip, mevcut bilgiler ile örtüşüp örtüşmediği ilgili birimlerden de sorulup değerlendirilerek sonucuna göre, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 221 inci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA,” şeklinde hüküm vermiştir.

İlgili kararda özellikle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 221/4 kapsamında, sanığın suç örgütüyle bağlantılı bir suçtan dolayı etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için verdiği bilgilerin yeterliliği ve doğruluğunun usulüne uygun şekilde değerlendirilmediğinden bahisle kararın bozulduğu görülmektedir.

SONUÇ

Etkin pişmanlık, ceza hukukunun cezalandırma amacı ile bireyin topluma kazandırılmasını destekleyen temel bir ilkedir. Bu kurum, failin suç işledikten sonra gönüllü olarak suçun yol açtığı zararları telafi etmesi veya adaletin sağlanmasına katkıda bulunması durumunda mahkeme tarafından dikkate alınır. Etkin pişmanlık, bazı hallerde cezada önemli ölçüde indirim yapılmasına, hatta cezanın tamamen kaldırılmasına olanak sağlayabilir. Ancak bu imkândan yararlanabilmek için pişmanlığın samimi, gönüllü, zamanında ve somut eylemlerle desteklenmiş olması şarttır.

Mevzuat ve yargı kararlarından da anlaşıldığı üzere ceza hukukunda etkin pişmanlık müessesinin uygulanması ve yapılan yargılamalardaki detayların önemi de göz önüne alındığında hakkında soruşturma veya kovuşturma başlatılan ya da başlatılması muhtemel olan bireylerin, ceza hukuku alanında uzmanlaşmış bir avukattan hukuki destek alması ilgili kişilerin haklarını etkin bir şekilde savunmalarına ve adil bir yargılama sürecinden geçmelerine olanak tanıyacaktır.

 

Av. Arb. Çağlar Şaban ALTINYÜZÜK

KAYNAKÇA
  • Artuk, M.E., Gökcen, A., Alşahin, M.E., Çakır, K., (2019). Ceza Hukuku:Genel Hükümler (13. Baskı). Adalet Yayınları, 666.
  • Artuk, M.E., Gökcen, A., Alşahin, M.E., Çakır, K., (2019). Ceza Hukuku:Genel Hükümler (13. Baskı). Adalet Yayınları, 715.

Leave a comment